Wenn Cümleleri
Wenn Cümleleri: İsterseniz wenn cümlelerine örnek vermeye geçmeden öncelikle Almancada wenn kelimesi ne anlama gelmektedir bunu öğrenelim.”Wenn” kelimesi, Almancada “eğer, -dığında,-diğinde, şayet, -dığı zaman, -diği zaman” anlamlarına gelir. Bu kelime, bir şartın veya koşulun ifadesinde kullanılır. Örneğin:
- Wenn du Zeit hast, können wir uns treffen. (Eğer zamanın varsa, buluşabiliriz.)
- Wenn es regnet, bleibe ich zu Hause. (Eğer yağmur yağarsa, ben evde kalırım.)
Yani “wenn,” bir durumun gerçekleşmesine bağlı olarak başka bir durumun ortaya çıkabileceği bağlamında kullanılır.
Wenn Kullanımı
Almancada “wenn” kelimesi, bir koşul ya da şart ifadesi oluşturmak için kullanılır. Almanca wenn kullanımı şu şekilde detaylıca açıklanabilir:
- Koşul Bildirme: “Wenn,” bir durumun gerçekleşmesine bağlı olarak başka bir durumun ortaya çıkabileceği durumları ifade etmek için kullanılır. Bu bağlamda, Türkçe’de “eğer” kelimesiyle benzer bir işlev görür.Örnek:
- Wenn es regnet, bleibe ich zu Hause. (Eğer yağmur yağarsa, ben evde kalırım.)
- Genel Koşullar ve Gelecek: “Wenn” kelimesi, genelde genel bir durumu veya gelecekteki bir durumu belirtmek için de kullanılabilir.Örnek:
- Wenn ich älter bin, möchte ich die Welt bereisen. (Büyüdüğümde dünyayı gezmek isterim.)
- Tekrar Edilen Bir Durum: “Wenn,” bir durumun belirli aralıklarla ya da sürekli olarak tekrarlandığı durumları ifade etmek için de kullanılabilir.Örnek:
- Wenn ich Krank bin, trinke ich viel Tee. (Eğer hasta olursam, çokça çay içerim.)
- Küçük Miktarlar ve İhtimaller: “Wenn,” küçük miktarlar, ihtimaller veya muhtemel durumları belirtmek için de kullanılabilir.Örnek:
- Wenn du Zeit hast, können wir kurz sprechen. (Eğer zamanın varsa, kısa bir konuşma yapabiliriz.)
Almanca’da “wenn” kelimesi geniş bir kullanım alanına sahiptir ve cümledeki bağlamına bağlı olarak farklı anlamlar kazanabilir. Bu nedenle, kullanıldığı cümleyi anlamak için genel bağlamı dikkate almak önemlidir.
Wenn Cümleleri
Aşağıda Almancada wenn cümleleri için 30 adet örnek cümle yer almaktadır.
- Wenn du Zeit hast, können wir uns treffen. (Eğer zamanın varsa, buluşabiliriz.)
- Wenn es regnet, bleibe ich zu Hause. (Eğer yağmur yağarsa, ben evde kalırım.)
- Wenn ich viel arbeite, bin ich müde. (Eğer çok çalışırsam, yorgun olurum.)
- Wenn du krank bist, solltest du zum Arzt gehen. (Eğer hasta isen, doktora gitmelisin.)
- Wenn es kalt ist, trage ich einen Mantel. (Eğer soğuksa, bir palto giyerim.)
- Wenn du das Buch liest, wirst du es verstehen. (Eğer kitabı okursan, onu anlayacaksın.)
- Wenn ich Geld hätte, würde ich reisen. (Eğer param olsa, seyahat ederdim.)
- Wenn du mir hilfst, werde ich dir dankbar sein. (Eğer bana yardım edersen, sana minnettar olacağım.)
- Wenn es dunkel wird, schalte ich das Licht ein. (Eğer karanlık olursa, ışığı açarım.)
- Wenn du früh aufstehst, kannst du den Sonnenaufgang sehen. (Eğer erken kalkarsan, güneşi doğarken görebilirsin.)
- Wenn ich Zeit habe, lese ich gerne Bücher. (Eğer zamanım varsa, kitap okumayı severim.)
- Wenn du das Spiel gewinnst, bekommst du einen Preis. (Eğer oyunu kazanırsan, bir ödül alırsın.)
- Wenn es Sommer ist, gehe ich oft schwimmen. (Eğer yazsa, sık sık yüzmeye giderim.)
- Wenn es heiß ist, trinke ich gerne kaltes Wasser. (Eğer sıcaksa, soğuk su içmeyi severim.)
- Wenn ich müde bin, mache ich einen Mittagsschlaf. (Eğer yorgunsam, öğle uykusu yaparım.)
- Wenn du die Prüfung bestehst, bekommst du eine Belohnung. (Eğer sınavı geçersen, bir ödül alırsın.)
- Wenn es schneit, baue ich einen Schneemann. (Eğer kar yağarsa, bir kar adamı yaparım.)
- Wenn du die Tür nicht schließt, kommt kalte Luft herein. (Eğer kapıyı kapatmazsan, soğuk hava içeri gelir.)
- Wenn ich Sport treibe, fühle ich mich besser. (Eğer spor yaparsam, kendimi daha iyi hissederim.)
- Wenn es Nacht wird, schlafe ich normalerweise. (Eğer gece olursa, genellikle uyurum.)
- Wenn du die Zutaten kaufst, kann ich das Abendessen zubereiten. (Eğer malzemeleri alırsan, akşam yemeğini hazırlayabilirim.)
- Wenn es Sonntag ist, gehe ich oft spazieren. (Eğer Pazar günüyse, sık sık yürüyüşe çıkarım.)
- Wenn ich ins Kino gehe, kaufe ich immer Popcorn. (Eğer sinemaya gidersem, her zaman patlamış mısır alırım.)
- Wenn du mir eine Frage stellst, werde ich sie beantworten. (Eğer bana bir soru sorarsan, onu cevaplarım.)
- Wenn es mir schlecht geht, höre ich traurige Musik. (Eğer kötü hissediyorsam, üzgün müzik dinlerim.)
- Wenn du den Bus verpasst, musst du auf den nächsten warten. (Eğer otobüsü kaçırırsan, bir sonrakini beklemelisin.)
- Wenn ich durstig bin, trinke ich Wasser. (Eğer susamışsam, su içerim.)
- Wenn es warm ist, gehe ich gerne im Park spazieren. (Eğer sıcaksa, parkta yürüyüşe çıkmayı severim.)
- Wenn du kochst, helfe ich beim Aufräumen. (Eğer sen yemek yapıyorsan, ben temizlikte yardımcı olurum.)
- Wenn ich an dich denke, lächle ich. (Eğer seni düşünüyorsam, gülümsüyorum.)
Wenn Cümleleri ile İlgili Yazılar